Yazının en sonunda yazacağımı en baştan yazarak yazıya başlamak istiyorum.

Dün akşam Ertuğrul mahallesindeki seçimin galibi Mavi listedir.

Açıklanan eşit sayıda oy çıktı kararının vicdanlarda bir karşılığı da yoktur. Ve olmayacaktır.

Seçimi baştan sona sabah 05.00’a kadar takip ettim.  Sabahın körüne kadar ayakta demokrasi nöbeti tutan partililer büyük bir demokrasi ayıbına şahitlik ettiler.

Ekrem İmamoğlu’nun başkan seçildiği seçimde olduğu gibi ‘’ Hiçbir şey olmasa da birşeyler oldu ama ne oldu bilmiyoruz ‘’  tarzıyla ve yöntemiyle seçim sonuçları üzerinde baskı kurulmaya çalışıldı.

Gecenin bir yarısı oy sayımının yapıldığı yerde Belediye Başkanı Uygur’un ne işi vardı.?

Oy sayım alanını dolduran sarı liste yanlılarından bazıları daha sonuç açıklanmadan ‘’ Bu sonuç berabere ‘’ diyerek çıkacak karara neden yön vermeye çalıştı?

Bütün bunlar yüzlerce partilinin gözleri önünde oldu.

Galibiyet nasıl olursa olsun galibiyet, biz olalım da nasıl olursak olalım anlayışının vücut bulmuş halini gördü tüm partililer..

Dün akşam gece yarısı Ertuğrul’da Ekrem İmamoğlu’nu gördüm.

Ve oylarına sahip çıkmak için genci, yaşlısı, nöbet tutan mavi listeye gönül vermiş insanların ruhunda gördüm bunu…

Nasıl ki ; İmamoğlu’nun katıldığı seçimde güç bendeyse karar benim istediğim gibi olur anlayışı sandık iradesini yok saymaya çalıştıysa dün Ertuğrul’da onu gördüm…

13 bin oyla kazandım denilemez denilmişti İmamoğlu’na güç sahipleri tarafından..

Dünde Mavi listenin oyları aynı mantık ve aynı anlayışla yok sayılmaya çalışıldı.

Zaman, yer ve şartlar değişiyor ama anlayış değişmiyor.

İptal edilen İstanbul seçiminden sonra nasıl ki halkın vicdanında galip İmamoğlu ise dünkü seçimin galibi de mavi listedir.

Bunu Ertuğrul’da nöbet bekleyen tüm partililer gördü zaten…

Ve inanıyorum ki ; Türkiye’ye demokrasiyi getirmiş olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin yetkili mercileri mavi listenin zaferini teyit ederek demokrasiye ve seçmen iradesine sahip çıkacaktır.