AKP’nin milletvekili olmak elbette ki forsu, havası ve de etkisi yüksek bir zırh. Bu durum CHP ve MHP içinde geçerli bir durum. Ama iktidar partisinde milletvekili olmak tabandan gelen kadro isteklerine cevap verebilmek demek, iş için eleman yönlendirebilmek demek, devlet kadroları içine kendi seçmeni için kontenjan ayırabilmek demek.. Tam bu noktada satır arasında kalan bir gerçeği öne çıkartalım. O gerçek AKP içinde milletvekillerinden daha prestijli olan seçilmişler olduğu gerçeğidir. Bahsettiğim kişiler Bakan, Genel Başkan Yardımcılığı vb görev yapan kişiler değil.. Peki o zaman kim diye merak ediyorsunuz değil mi? Muhalif başkanların yönettiği büyükşehirlere bağlı olarak çalışan AKP’li ilçe belediye başkanlarından bahsediyorum. En büyük örnek olarak özellikle bizim meşhur gavur İzmir(!!) yani AKP’nin karın ağrısını(!!) örnek gösterebiliriz. AKP İzmir için, hani o komutan ki en mübarek komutandır, İzmir’e AKP’nin ampullü bayrağını takacak tarzı İstanbul’un fethinden esinlenip şiirler yazsa yeridir.

BELEDİYE BAŞKANLIĞI VEKİLLİKTEN DAHA MI FORSLU?

O yüzden AKP için İzmir her zaman çok önemli bir kale..Bu sebeple İzmir’in ilçelerinde belediye başkanlığı yapan AKP’li başkanlarda çok önemli. Siyasetin tepesinden bakan karar vericiler, milletvekilini ben yazarım, sıralamasını ben belirlerim, ama belediye başkanı kendisi göğüs göğüse vuruşarak seçim kazanır diyerek olaya bakarlar. Çok başarılı bir belediye başkanını hiç sevmeseler bile parti merkezi tekrar yazmak zorunda kalır. Ama bir vekil ne kadar yırtınırsa yırtınsın, gözden düştüğü zaman bir kalem darbesiyle saf dışı kalabilir O yüzden belediye başkanlığı milletvekilliğinden sıralamada aşağıda görünse bile, o belediye başkanlığının yapıldığı yer itibariyle özgül ağırlığı yüksek bir konum olarak değerlendirilebilir.

KAYA’NIN KUTSAL İZMİR YÜRÜYÜŞÜ

Yukarıda yazdıklarımın ışığında, zaman zaman vekillikten istifa edip belediye başkanlığına aday olan siyasetçiler olduğunun altını çizelim. Gelelim bu kadar girişi cümlesini kurmamamıza yol açan yazının can alıcı yerine, geçen yazılarımın birisinde Milletvekili Atilla Kaya’nın İzmir’in en çok beyanat veren ve İzmir basınına en çok haberi düşen vekil olduğunu ve bunun yeni bir koridor açmak için olduğunu yazmıştım. Yapılan çalışma İzmir’e Kaya’yı en az Torbalı’da olduğu kadar yoğun olarak tanıtmak ve ileriye dönük kuvvetli bir algı çalışması yapmak için yapılıyor. Peki neden? Çünkü İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için AKP’nin 2019 seçimlerinde düşündüğü en kuvvetli adaylardan birisi Atilla Kaya. AKP Başbakan Binali Yıldırım’ın bile yüklendiği ama açamadığı İzmir kalesinin kilidini açmak için Atilla Kaya’yı kullanabilir. Sonuçta Kaya Binali Yıldırım’a çok yakın bir isim. Başbakan’ın en yakınındaki kadroda bulunuyor. Şu anda görev yaptığı adalet komisyonuna yine Başbakan Yıldırım’ın tavsiyesi ve de ona olan yakınlığıyla girdi. Keza Milletvekili seçimlerinde sıralamanın üst basamaklarında yer almasında yine Binali Yıldırım faktörünün olduğunu da unutmayalım.. Bu durum Atilla Kaya’yı 2019 yılında yapılacak yerel seçimlerde İzmir için en kuvvetli aday durumuna getiriyor. Basına yönelik yapılan yoğun beyanat yağmuru ve bunun neticesi olarak kuvvetli basın desteği bunun en önemli göstergesi.

GALİP OLUR BU YOLDA MAĞLUP?

Peki ; Atilla Kaya 2019 da İzmir Büyükşehir belediye başkanlığına aday olsa kazanabilir mi.? Şu gerçeğin altını tarih zaten kalın çizgilerle çizdi. Bizde yine kalın çizgilerle çizelim. İzmir’i AKP’nin kazanması çok zor. Adayın Atilla Kaya olması bu tarihsel gerçeği yerle yeksan edebilir mi? O da çok zor. Fakat burada başka bir hesap ortaya çıkıyor. Siyaset oyunu her zaman galibiyetler üzerine inşa edilen bir oyun değil. Üstelik söz konusu olan İzmir olunca olaya başka argümanlar üstünden bakmak gerekir. Atilla Kaya 2019 yılında İzmir Büyükşehir Belediye başkanlığına aday olduğu ve geçen seçimde aday olan Binali Yıldırım’dan yüksek oy aldığı argümanı üstünden konuşalım. Bu durum nasıl sonuçlara yol açar ? Başbakan’ın aldığı oydan yüksek oy alan bir vekil girdiği seçimi kaybetse bile mutlaka ki prestij kazanır. Ve illaki o prestij onu başka noktalara taşıyabilir. Bu taşınacak noktanın bakanlık olması da kuvvetle muhtemeldir. Ama bu durumun tersini de aynı şekilde okumak gerekir. Daha önceki seçimin çok altında alınan bir oy, dimyata pirince giderken evdeki bulgurun kaybedilmesine yol açabilir. Bu durumda eldeki milletvekilliği kaybedileceği için oluşacak sonucun hazin olduğunu yazmak için herhalde kahin olmaya gerek yoktur diye diye düşünüyorum.

PEKİ YA TORBALI NASIL ETKİLENİR..? 

Atilla Kaya’nın İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olması Torbalı’nın dengelerini nasıl etkiler..?

AKP’nin Torbalı Belediye başkan adayı olarak Kaya ekibinde öne çıkan isim kim olur?

Oda başkanı olarak bilinen isim öne çıkar mı.? Sürekli ismi 2019 yerel seçimlerinde Adnan Başkan’ın yerine aday olacak diye geçen Başkan yardımcısının şansı ne kadar olur.?

Ve Atilla Kaya’nın 2019 seçimleri için Torbalı’ya düşündüğü asıl isim o mu..?

Hepsi cuma günkü yazıda olacak.